Kalem Güzeli

Türk-İslam Sanatları

'mimar sinan' ile ilgili yazılar


Sinan’ın kaleminden Selimiye Camii

“Bütün dünya halkının “Olabilirlik ölçülerinin dışındadır.” demelerinin bir nedeni şudur: Ayasofya kubbesi gibi büyük bir kubbe İslam Devleti’nde yapılmamıştır diye, kâfirlerin mimar geçinenleri “Müslümanlara karşı galebemiz vardır.” derlerdi. Yanlış görüşlerince, o kadar büyük bir kubbeyi durdurmak son derece zordur. “Benzerini yapmak mümkün olsa yaparlardı.” dedikleri, bu zavallının yüreğinde bir ukde olup kalmıştı. Sözü edilen cami binasında çalışıp çabalayarak, ihsan sahibi Allah’ın yardımıyla, Sultan Selim Han’ın zamanında kudret gösterip bu yüce kubbeyi Ayasofya kubbesinden altı zira daha yüksek ve çevresini dört zira daha geniş yaptım.”

Yazının Devamı »

Selimiye Camii’ndeki Bezemeler

Mimar Sinan’ın yapılarında tasarıma egemen olan akılcılığın bezemeyi baskı altında tuttuğu söylenebilir. Muhtemelen, Sinan’a özgü bezeme şemaları yoktur. Dönemin bütün camilerinde ortak bir bezeme dili ve her tür yapıda örneklerini görebileceğimiz malzeme ve teknikler kullanılmıştır.

Selimiye’de İç yüzey bezemeleri zemin kat pencereleri seviyesinde çini, onun üzerinde kalem işi bezemelerdir. Galeri döşemeleri altında alçı bezeme vardır. Caminin önemli gece aydınlatma öğeleri, muhtemelen Murano’dan getirilmiş olan renkli camlarla yapılmış bezemeli pencereler ve yukarıda sözü edilen katlı cam kandillerdir.

Yazının Devamı »

İslam mimarisinde demokrasi vardı

“Osmanlı toplumunun ortak güzellik değerleri vahşi Batı değerleri ithal edilerek Türk aydınları tarafından tahrip edilmiştir. O yüzden Sinan’ın eserleri toplumdan tecrit edilmiş, taş yığını haline düşürülmüşlerdir.” Bu söz, ‘bilge mimar’ namıyla bilinen Turgut Cansever’in. Mimar Sinan’ı İslam mimarisi ve kültürünün doğru anlaşılmasına vesile olarak gören Cansever, Sinan’ın felsefesini, ‘Mimar Sinan’ isimli kitabında anlattı. Genel olarak İslam mimarisi özelde Sinan’ın eserlerinin demokratik bir yapıda olduğuna dikkat çeken büyük mimar şöyle diyor: “Yapıyı kullanan herkes, kendi yerini tayin ediyor. Bu tam mutlak bir demokratik yapıdır, mimarideki demokrasidir. Yapı emretmiyor, kesin olarak tarafsız bulunuyor.”

Yazının Devamı »

Page 3 of 8
1 2 3 4 5 8

« Önceki Sayfa - Sonraki Sayfa »