Kalem Güzeli

Türk-İslam Sanatları

'Tezhip Sanatı' ile ilgili yazılar


Hatt ve Tezhib Sanatlarımız ve Sorunları Üzerine

Uzak düşmüş ve mahrum kalmışız güzelliklerden. Estetiksiz bir hayat yaşıyoruz her alanda. Tek kanatla bocalayıp duruyoruz böylelikle. Medeniyetimize ait konularda taraf ve yönleri, değişik hususiyetleri ihmal ediyor, belki de hatırla(ya)mıyoruz. İslam uygarlığına özgü olan, bununla beraber en ayırıcı özelliklerinden bulunan hüsn-i hatt, tezhib, minyatür, ebru gibi sanatlarımızı da gereği gibi tanımıyor, tanıtmıyor; yaşamıyor, yaşatmıyoruz; hatta bilmiyoruz bile. Bu sanatlar medeniyetimizin estetik plandaki temsilcisidir, güzellik ideasının İslam medeniyetindeki gerçekleşimidir; güzelin somut ve plastik yönüyle kitaba, mimariye, mabede, meydana ve şehre hâkim kılınışıdır.

Yazının Devamı »

Tezhip Sanatımızda Ekoller ve Yeni Atılımlar

Her alandaki darlık ve kısırlığın baş sebeplerinden birisi de bütüncü olamayıştır. Tekçi çözümlerin çoğulcu ve kapsamlı yaklaşımlara tercih edilişidir. Bir şahıs, bir ekol veya bir tarzın dışındakileri kabul etmeme ve hatta yok sayma, vahim bir hatadır. Üretici, atılımcı ve yenilikçi olamayışın en önemli sebeplerinden birisi de budur.

Yazının Devamı »

Hiç eskimedi ki yenilensin!

Hat, ebru, tezhip ve minyatür… Geleneği olan sanatlarımız için en ürkütücü kelime yenilik. Reformla eş tutulduğunda tepki toplayan bu kavram, asırlardır süregelen yolculuğun devamını sağladığında onaylanıyor. Herkesin korkusu, yeniliğin yozlaşmayla karıştırılması.

Nakkaş Levnî sarayın gözde minyatürcüsü. Bugün saygıdeğer; ama mümkünse taklidinden sakınılması gereken bir usta. Levnî’yi daha ne kadar kopya edeceğiz? 18. yüzyılda dolaşmaktan sıkılmadık mı? diye soruyor sanatçılar. Şüphesiz yeni bir soru değil; fakat cevabı netleşmiş de değil. Geleneği olan sanatların çıkmazı bu; muhafaza etme, kem gözlerden sakınma insiyakıyla yeninin baştan çıkarıcılığı arasında kalmak. Yeni bir şeyler denemek isterken asıl çizgiden uzaklaşmak…

Yazının Devamı »

Page 1 of 2
1 2

Sonraki Sayfa »