Kalem Güzeli

Türk-İslam Sanatları

İslâm sanatının şaheserleri Dubai’de


Türkiye’nin çeşitli müzelerinden derlenmiş 150 eser, “İslâm: İnanç ve İbadet” başlığı altında Birleşik Arap Emirlikleri’nde sergiye çıktı. Kadem-i Şerif modelinden Kâbe kilitlerine, Kur’an-ı Kerim mahfazasından hat levhalarına, işlemeli kumaşlardan minyatürlere İslâm sana-tının en değerli örneklerinin yer aldığı sergide İslâm tarihi, ‘kün’ emrinden ‘öl’ emrine uzanan temalar altında anlatılıyor.

Duvarları koyu renge boyanmış bir odanın ortasında 15. yüzyıldan kalma bir kudüm ‘kün’ emrini anlatırcasına tek başına duruyor. Odaya girdiğinizde hafiften yükselen ney sesiyle lâhutî bir âleme yönelirken, projektör ile duvarlarlara yansıtılan İslâm hakkındaki bilgiler dikkatinizi çekiyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dabi’de açılan “İslâm: İnanç ve İbadet” temalı sergide yer alan bir bölüm bu anlattığımız. Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Abu Dabi Kültür ve Miras Otoritesi’nin (ADACH) işbirliğiyle gerçekleştirilen sergide Topkapı Sarayı Müzesi’nden 103, Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nden 36, Konya Mevlânâ Müzesi’nden 12, Ankara Etnoğrafya Müzesi’nden 3, Galata Mevlevihanesi’nden 1, Millet Kütüphanesi’nden 5 ve Beyazıt Kütüphanesi’nden de 1 adet eser yer alıyor.

Emirates Palace Oteli’nin lobisinde yaklaşık 600 metrekarelik bir alana kurulu serginin açılışını ADACH Başkanı Sultan Bin Tahnun el Nahyan yaptı. Önceki gün gerçekleşen açılışa Türkiye’den de kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, Kültür Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün ile Abu Dabi Büyükelçisi Hakan Akil ve Dubai Başkonsolosu Murat Yavuz Ateş katıldı. Ülkede yaşayan Türk işadamlarının da katıldığı açılışta Kültür ve Turizm Bakanlığı Tarihî Türk Müziği Topluluğu Mehter Takımı misafirler tarafından ilgiyle dinlendi. 10 Ekim’e kadar açık kalacak sergi, daha ilk gününde ziyaretçileri adeta büyüledi.

150 civarında eserden oluşan sergideki eserler Türkiye dışına ilk defa çıkarken, bazıları da ilk defa sergileniyor. Çoğunluğu Osmanlı’nın zirvede olduğu 14. ve 17. yüzyıllara ait eserler arasında Emeviler döneminden kalma 7. yüzyıla ait kılıç gibi tarihi daha önceki dönemlere gidenler de var. Sergide Peygamber Efendimiz’in ayak izinin modeli, Kâbe örtüsünden parçalar, Kâbe’nin kilit ve anahtarları, hat sanatı örnekleri, minyatürler, çeşitli dönemlere ait Kur’an-ı Kerimler, işlemeli ipek kumaşlar, mermer oymalar, seccade, tesbih, şamdan, rahle, zemzem şişesi ile Kur’an-ı Kerim mahfazası bulunuyor.

Türkiye ile Abu Dabi arasında geçen yıl imzalanan işbirliği anlaşmasının neticesinde gerçekleşen sergi hakkında Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün, iki ülke arasındaki kültürel ilişkileri canlandırma amacıyla düzenlenen sergideki eserlerin bir kısmının ilk defa Abu Dabi’de sergilendiğini belirtti.

HER ODADA FARKLI TEMA

Toplam dokuz bölümden oluşan serginin her bölümünde farklı bir tema işleniyor. İlk bölümde odanın ortasında sadece tek eser ve arka plandaki müzik ziyaretçileri karşılıyor. Özellikle sema gösterilerine has 15. yüzyıla ait bir tür davul olan ‘kudüm’ ve ruhları okşayan ney musikisi ile ziyaretçilere Allah’ın varlığı ve birliği ile Hazreti Muhammed’e (sas) ilk vahyin Hira Dağı’nda geldiği hatırlatılıyor. Tüm duvarların koyu renklere boyandığı serginin bu bölümünde Allah’ın isimlerinden bazıları projektörlerle duvara yansıtılıyor.

İkinci bölümdeki Peygamber Efendimiz’in hayatını konu alan odadan ‘ibadet’ kısmına geçiliyor ve ardından İslam tarihinin dönüm noktalarından birisi kabul edilen ‘hicret’ anlatılıyor. En son bölümde ise Selçuklu döneminden kalma 700 yıllık bir mezar taşı ile kaçınılmaz son ‘ölüm ve ahiret’ teması işleniyor. “İslâm nedir? İslâmiyet’in temel prensipleri nelerdir? Osmanlılar dini nasıl yaşamıştır?” sorularına cevap aranan sergi odalarında ilerledikçe ziyaretçiler farklı dönemler ve eserler hakkında bilgi sahibi oluyor.

Rüştü Kayhan Soydan – Zaman

Gönderen 25 Temmuz 2009

Kategori : Haberler Henüz yorum yok

Yorumlar kapalıdır

Geri izleme |