'Mûsiki' kategorisi için arşiv
Türk-İslam Sanatları
Mesut Cemil 1902 yılının Aralık ayında İstanbul’da doğdu. Tamburi Cemil Bey’in oğludur. Bir ara “Tel” soyadını kullanmışsa da, kısa bir süre sonra bundan vazgeçmiştir. Çocukluk yılları babasının musıki çevresinde geçti. Babasından birkaç ders dışında musıki dersi almadı. İstanbul Sultanîsi’nde (bugünkü İstanbul Lisesi) öğrenciyken, on üç yaşında Daniel-Fitzinger’den keman dersleri alarak batı musıkisi bilgileri öğrenmeye başladı; keman üzerindeki çalışmalarını daha sonra Karl Berger’den aldığı derslerle sürdürdü.
* Olmaz ilâç sine-i sad pâreme
* Bakmıyor çeşm-i siyah feryâde
* Vücud ikliminin sultanı sensin
* Meyhanemi bu, bezm-i tarahhane-i cem mi
* Çekme elem-i derdini bu dehr-i fenanın
* Deva yokmuş neden bimarı aşka
* Geçti zahm-i tîri hicrin ta dil-i naşadıma
* İltimas etmeye yâre varınız
* Gözümden gitmiyor bir dem hayalin
Üç asır önce büyük Itrî, Sevgili Peygamberimiz için, şunları yazmıştı:
“Sâyesi düşmez yere bir böyle nahl-i Tûr’sun
Mihr-i âlem-gîrsin başdan ayağa nûrsun
(Tûr dağındaki gibi gölgesi yere düşmeyen bir fidansın.
Evreni ele geçirmiş bir güneşsin, baştan ayağa nursun.)
Tarîk-i gülzâr-ı âlem, mâlik-i mülk-i adem
Münkîrine mahz-ı mâtem mü’minine sûrsun
(Cihanın gül bahçesini bırakmış yokluk ülkesine sahip olmuşsun.
İnkârcılara matem tutturur, müminleri sevindirirsin.)
—