Kalem Güzeli

Türk-İslam Sanatları

'niyazi sayın' ile ilgili yazılar


Sadreddin Özçimi: Hâlâ kendime ebrucu diyemiyorum

Sadreddin ÖzçimiKlasik Türk ebru geleneğinin ‘sahih’ temsilcilerinden Sadreddin Özçimi, yeni sergisiyle ebru sanatına bir basamak daha atlattı.

Osmanlı’nın usta nakkaşı Levni’nin insan portrelerinden on sekiz minyatürü ‘akkâse’ ebru tekniği ile su üstünde çalışan Özçimi, daha önce pek denenmeyen bu teknikle ebru adına yeni bir kapı araladı. Taksim Sanat Galerisi’ndeki serginin açılışına katılan klasik sanatların usta isimleri Niyazi Sayın, Uğur Derman, Alpaslan Babaoğlu ve Fuat Başar da Özçimi’nin yeni eserlerini takdirle karşıladı. Ebrunun kimliğine zarar vermeden farklı eserler hazırladığını söyleyen Özçimi, “Ortaya çıkan bu minyatür serisi umut ediyorum ki hem Türk medeniyeti hem de sanat tarihi adına faydalı olacak. Çok olumlu tepkiler aldım. Bu destek haklı olarak kolay kolay beğenmeyen hocalarımızdan gelince daha çok mutlu oldum. Bunun yanında şimdilerde üç aylık bir mesai sonunda ebrucu olduklarını sananlar var. Ben 15 yıldır çalışıyorum, ama hâlâ kendimi ebrucu olarak görmüyorum.” diyor.

Yazının Devamı »

Sadreddin Özçimi

1955’te Konya’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Konya’da tamamladıktan sonra İTÜ Türk Mûsikîsi Devlet Konservatuarı’nın Temel Bilimler Bölümü’ne ilk giren öğrenciler arasında yer aldı. Eğitimini ney sazı üzerine tamamlayarak 1979 yılında mezun oldu. Konservatuar öğrenimi sırasında Aka Gündüz Kutbay ve Niyazi Sayın’ın öğrencisi oldu.

Mezuniyetinden önce 1977 yılında Dr. Nevzad Atlığ yönetiminde yeni kurulmuş bulunan İstanbul Devlet Klasik Türk Müziği Korosu’na ney sanatkârı olarak girdi. 1980 yılında döndüğü Konya’da, dönemin belediye başkanı Mehmet Keçeciler’in isteği üzerine, belediye bünyesinde bir konservatuar kurmak amacıyla çalışmalarına başladı. Önce Konya Belediyesi Türk Müziği Korosu’nu kurdu. Bu koroda, lise seviyesindeki Konyalı gençlere Türk mûsikîsi öğretti. Bu öğrencilerinden bir bölümü, hâlen, müzik dünyasında başarılı çalışmalarını sürdürmektedir.

Yazının Devamı »

Mustafa Düzgünman

9 ŞUBAT 1920’de İstanbul Üsküdar’da Sultantepe’de doğdu. Babası, aynı semtteki Abdülbâki Efendi ve Aziz Mahmud Hüdâyî Camilerinin imamlığını yapan Saim Efendi’dir. İlk tahsilini tamamladıktan sonra babasının Üsküdar çarşısındaki aktar dükkânında çalışmaya başladı. 1938 yılında, annesinin dayısı hattat Necmeddin Okyay onu, hocalık yaptığı Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nin Türk Tezyinî Sanatları Bölümü’ne kaydettirdi. Burada Necmeddin Okyay’dan eski tarz cilt ve ebru öğrenerek kısa zamanda kabiliyetiyle dikkati çekti, diğer kıymetli hocalardan da faydalandı. Ancak hayat şartları sebebiyle bir müddet sonra okuldan ayrılarak tekrar baba mesleği olan aktarlığa döndü. Vefatına kadar titizlikle sürdürdüğü bu meslekte işinin ehli güvenilir bir esnaf olarak tanındı.

Yazının Devamı »

Page 1 of 2
1 2

Sonraki Sayfa »